Muğla’nın Milas ilçesinde Öldürülen Zehra’nın babası kızının öldürülmeden evvel dövüldüğü bilgisini verdi.
Konya’nın Karapınar ilçesinde oturan Zehra Bayır, unsur bağımlısı kardeşi M.B’nin (16) tedavi masraflarını karşılamak için Muğla’nın Milas ilçesine giderek çalışmaya başladı.
Burada bir cümbüş yerinde şarkıcılık yapan Bayır, argümana nazaran 24 Temmuz’da para sıkıntısı nedeniyle tartıştığı işletme sahiplerince başına sert bir cisimle vurulup öldürüldü, cesedi de bahçedeki havuza atıldı.
Zehra Bayır’ın cenazesi 26 Temmuz’da memleketi Konya’da defnedilirken, cinayetle ilgili gözaltına alınan 7 şüpheliden 3’ü tutuklandı.
”TRAFİK KAZASI DİYE GİTTİK”
Kızı Zehra ile en son nisan ayında görüşen 4 çocuk babası Oğuzhan Bayır, 4 yıl evvel eşi Fadime Bayır’dan boşandığını söyledi.
Kızlarının velayetlerinin annelerinde olduğunu belirten baba Bayır, “Zehra, daha evvel Konya’da bir simitçide çalışıyordu, ayrılıp Muğla’ya gitmiş. Muğla’ya gittiğini de bu olay olduğunda duydum. Muğla’dan jandarma arayıp, olayı haber verdi. ‘Trafik kazası’ diyerek kardeşim ile birlikte Muğla’ya gittik, vardığımızda öldürüldüğünü öğrendik” dedi.
‘BALTA YA DA SATIRLA VURMUŞLAR’
Kızının sert bir cisimle başına vurulması sonucu öldürüldüğünü öğrendiğini söz eden Bayır, “Balta ya da satırla vurmuşlar. Yalnız vurmadan evvel çocuğu çok dövmüşler. Kemiklerinde kırıklar varmış” diye konuştu.
‘EVE BIRAKIP SONRA ÇAĞIRMIŞLAR’
Kızının nişanlanıp, ayrıldığını daha sonra tekrar nişanlısı ile barıştığını aktaran Bayır, “Olay günü de ‘Valizlerimi topladım. Bugün akşam biniyorum’ demiş. Sonra onlardan alacağını mı istedi? Ne istedi? Cumartesi günü gece 03.00’de Zehra’yı arkadaşları ile birlikte meskene getirmişler. Tekrar Zehra’yı bu öldüren kişi, ‘Zehra benim telefonda bir şeyler var, bakıver’ demiş. Bir şey konuşmuşlar, sonra da gitmişler. Zehra’nın telefonu zati kapanmış o anda. Sonra da yanında çalışanlar, bir daha Zehra’dan haber alamamışlar” sözlerini kullandı.
‘KALBİNDE BERBAT HİÇBİR ŞEY YOKTU’
Kızının cesedini kolundaki ‘Fadime’ isimli dövmeden teşhis ettiklerini anlatan Bayır, şöyle konuştu:
“Zehra, çok hoş bir çocuktu. Kalbinde berbat hiçbir şey yoktu. Herkesi kendi üzere bilirdi. Sevecen bir çocuktu. Biraz kızardı; lakin çabucak geçerdi. Zehra, o denli makus bir insan değildi. Hayvanları çok severdi, yardımseverdi